Blog Postları

Diyanet Rüya Tabirleri > News > Sureler > 100. Tin Suresi
Tin Suresi

100. Tin Suresi

Tin Suresi

Tin Suresi, Kur’an-ı Kerim içerisinde 95. Sure olarak yer alır. Mekke döneminde inen Tin Suresi okunuşu her Müslüman tarafından bilinmesi gereken bir konudur. Bu bakımdan Tin Suresi fazileti ve meali konusunda iyi araştırma yapmak, surenin manasını iyi kavramak gerekir. Önemli sureler arasında yer alan Tin Suresi anlamı konusunda birçok kişi araştırma içerisindedir. Tin Suresi Arapça yazılışı yeteri kadar bilinmediğinde takdirde Türkçe olarak da okunabilen bir suredir.

tin 1
100. Tin Suresi 3

Tin Suresi Arapça Yazılışı

Bismillahirrahmânirrahîm.

1- Vettiyni vezzeytuni

2- Ve turi siyniyne

3- Ve hazelbeledil’emiyni

4- Lekad halaknel’insane fiy ahseni takviymin

5- Sümme redednahü esfele safiliyne

6- İllelleziyne amenu ve amilussalihati felehum ecrun gayru memnuun

7- Fema yukezzibuke ba’du biddiin

8- Eleysallahu bi ahkemil hakimiyn

Tin Suresi Türkçe Okunuşu

Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın ismiyle.

1- Andolsun o incire, o zeytine,

2- Sinin (Sina) dağına

3- ve bu güvenli beldeye ki,

4- Biz insanı en güzel biçimde yarattık.

5- Sonra da çevirdik aşağıların aşağısına kaktık.

6- Ancak iman edip yararlı işler yapan kimseler başka; onlar için kesilmez bir mükafat vardır.

7- O halde artık sana dini ne yalanlatabilir?

8- Allah hakimlerin hakimi değil mi?

Tin Suresi Konusu Nedir?

Tin Suresi konusu da merak edilenler arasında yer alır. Bu sure de diğer sureler gibi insanları belli konularda bilgilendirir. Bazı önemli varlıklar arasında insanların ne kadar değerli olduğundan bahseder. Kötü ahlakın insana verdiği zararlardan bahseden bir rüyadır. İman edenlerin ve her daim güzel işler yapanlardan her zaman övgü ile bahseden bir suredir. Surede hesap gününü yalanlayanların ise şiddetle kınandığından bahsedilmiştir.

Tin Suresi Kaç Ayet?

Tin Suresi 8 ayet bir suredir. Mushafta 95. sırada yer alıyor. İniş sırasına göre ise 78. sırada yer alıyor. Mekke döneminde nazil olan değerli sureler arasında bulunuyor. Tin Suresi Buruc Suresinden sonra geliyor. Kureyş Suresinden de önce gelen bir suredir.

Tin Suresi Faziletleri

Günümüzün en çok merak edilen ve araştırılan sureleri arasında yer alıyor. Bu surenin faziletleri son derece fazladır. Bu faziletlerden faydalanmak isteyenler de sureyi düzenli olarak okuyabilirler. Bu sureyi kişiler yolculuğa çıkmadan önce yazar ve üzerinde bulundurur ise yolculuk boyunca eve gelinceye kadar her türlü beladan korunur.
Tin Suresini 70 defa okuyan kişi halkın gözünde son derece sevilen ve sayılan bir kişi olur. İnsanların gözüne güzel ve sevimli görünmek isteyen kişiler bu sureyi 70 defa okumalıdır. Sureyi kişiler cam bir kabın içine yazar ve onun içini de yağmur suyu ile doldurur. Sonra da bu suyu bağ ve bahçesine dökerse ektiği mahsuller daha da bereketlenir. Sebzesi ve meyvesi oldukça bol olur.

Tin Suresi Meali, Türkçe Anlamı, Arapça Yazılışı, Fazileti ve Tefsiri

Meali ve Türkçe anlamı en çok araştırılan sureler arasında yer alır. Bu surenin çokça ve sürekli olarak okunması kişilere önemli faydalar sağlar. Aynı zamanda bereket getiren sureler arasında yer alır. Kur’an içinde bulunduğundan ezberden okunmayacak ise abdest almak gerekir.

Hakkında

Mekke döneminde inmiştir. 8 âyettir. Tîn, incir demektir

Nuzül

Mushaftaki sıralamada doksan beşinci, iniş sırasına göre yirmi sekizinci sûredir. Burûc sûresinden sonra, Kureyş sûresinden önce Mekke’de inmiştir.

Konusu

Sûrede bazı önemli varlıklar üzerine yemin edilerek insanın yüksek değeri vurgulanmış, kötü ahlâkın bu değeri düşürdüğü ifade edilmiştir. İman edip iyi işler yapanlar övülmüş, hesap ve cezayı yalan sayanlar kınanmış, hüküm verenlerin en üstününün Allah olduğu bildiril­miştir.

Tefsiri

Yüce Allah kendisinin ilim, sanat ve kudret sıfatlarını gösteren dört önemli varlığa yani insanın maddî gıdalarından olan incire, zeytine, mânevî gıdası olan vahyin indiği Sînâ dağına ve “emin belde”ye (Mekke), insanların muhtaç oldukları maddî ve mânevî ikramların mükemmel örneklerine yemin ederek insanı en güzel biçimde yarattığını, hem bedenen hem de ruhen yükümlülük alabilecek yeteneklerle donattığını ifade buyurmuştur (insanın seçkin yaratılışı ve üstünlüğü hakkında ayrıca bk. İsrâ 17/70).

Bir görüşe göre incir ve zeytin, mecaz olarak bu ağaçların çokça bulunduğu toprakları, yani Akdeniz’in doğusunda bulunan Filistin ve Suriye’yi simgelemektedir. Kur’an’da adı geçen peygamberlerin çoğu bu topraklarda yaşadıkları ve tebliğde bulundukları için bu iki ağaç cinsi bu peygamberlerin dile getirdiği dinî öğretilerin hayır ve bereketlerinin sembolü olarak kabul edilmektedir. Kezâ “tîn” ve “zeytûn” kelimeleri hakkında, ilkiyle Mekke’deki Mescid-i Haram’ın, ikincisiyle Kudüs’teki Mescid-i Aksâ’nın kastedildiği gibi daha başka sembolik izahlar yapılmıştır. Ancak Şevkânî’nin de haklı olarak belirttiği gibi bu tür yorumların aklî ve naklî dayanağı yoktur (V, 545-546).

Diyanet

Bir yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir